4 sene önce ‘Kariyer Biter Mi?’ diye sormuş ve kariyerin uzun soluklu bir yolculuk olduğunu belirtmiştik (yazıya ulaşmak için buraya tıklayınız). Bu uzun yolculuk içinde zaman zaman iş değişiklikleri kaçınılmaz olarak yaşanabiliyor. Hatta bu değişiklikler kariyer gelişimi açısından faydalı bulunuyor. Ancak iş değişikliği dediğimizde bu her zaman şirket değiştirmek anlamına gelmiyor. Aynı şirket içinde farklı pozisyonlara geçişler de sıklıkla yaşanan durumlar. Bu değişiklikler ise biz İK’cıların yönetmesi gereken önemli konulardan biri.

Büyük işletmeler şirket içi görev değişikliklerini yönetmek için birçok farklı yöntem kullanıyorlar. Bu yöntemler arasında yedekleme planları, rotasyon programları, özel niteliklere sahip kişiler için oluşturulan özel görev tanımları, şirket içine yayınlanan açık pozisyon ilanları (posting) ve açık pozisyonu iç ilan vermeden mevcut bir çalışanla doldurma (slotting) sayılabilir. Diğer taraftan yedekleme planlarının, rotasyon programlarının ve özel niteliklere sahip kişiler için oluşturulan özel görev tanımlarının spesifik işleri ya da kişileri hedeflediğinden şirket için mobilitenin çok küçük bir parçasını oluşturduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenle iç hareketliliğin büyük bir bölümünün iç ilanlar ya da doğrudan yerleştirmeler yoluyla oluştuğunu gözlemliyoruz.

2017 yılında Administrative Science Quarterly dergisinde Cornell Üniversitesi akademisyenlerinden JR Keller tarafından yayınlanan makale iç ilanlar ya da doğrudan yerleştirmeler yoluyla şirket içi iş değişikliği yaşayan çalışanları aşağıdaki 4 hipotez doğrultusunda inceliyor.

Hipotez 1: İç ilan yoluyla seçilen çalışanlar yeni işlerinde doğrudan yerleştirme yoluyla seçilen çalışanlardan daha yüksek performans sergiliyorlar.

Hipotez 2: İç ilan yoluyla seçilen çalışanların işten ayrılma olasılıkları doğrudan yerleştirme yoluyla seçilen çalışanlardan daha düşüktür.

Hipotez 3: İç ilan yoluyla seçilen çalışanların terfi alma olasılıkları doğrudan yerleştirme yoluyla seçilen çalışanlardan daha yüksektir.

Hipotez 4: İç ilan yoluyla seçilen çalışanların yeni iş için kabul ettikleri ücret seviyesi doğrudan yerleştirme yoluyla seçilen çalışanlardan daha yüksektir.

Çalışma kapsamında, Amerika’da 50 eyalette sağlık hizmetleri sektöründe faaliyet gösteren bir firmanın 2008-2012 yılları arasındaki 8.107 şirket içi iş değişikliği hareketinin sonuçları analiz ediliyor.

Elde edilen sonuçlar iç ilan ve doğrudan yerleştirme arasındaki farkları açık bir şekilde ortaya koyuyor. İç ilan yoluyla seçilen çalışanların hem iş sonuçları hem de yetkinlik değerlendirmesi açısından daha yüksek skorlar elde ettikleri anlaşılıyor. Aynı zamanda iç ilan yoluyla seçilen çalışanların en yüksek performans gurubunda yer alma olasılıklarının 1.17 kat daha fazla ve en düşük performans gurubunda yer alma olasılıklarının ise 1.20 kat daha az olduğu da belirlenmiş.

İşten ayrılma olasılıklarında da anlamlı bir fark olduğu ortaya konulmuş. Buna göre iç ilan yoluyla şirket içi görev değişikliği yapan çalışanların iş değişikliğinden itibaren ilk 1 yıl için işten ayrılma oranı 1.27, ilk 2 yıl içinde işten ayrılma oranı ise 1.17 kat daha az.

Terfi etme olasılıklarına bakıldığında ise ilk 2 yılda terfi etme olasılıklarının her iki grup için de aynı olduğu görülürken, ilk 3 yıl içinde terfi etme olasılıklarında ise 1.28 kat iç ilan yoluyla görev değişikliği yapanlar lehine bir durum olduğu görülmüş.

Son olarak iç ilan yoluyla iş değişikliği yapan çalışanların ortalamada %4.2 daha yüksek ücretle yeni işlerine başladıkları belirlenmiş.

Elde edilen bu sonuçlar iç adaylar üzerinden yürütülen istihdam faaliyetleri sonuçlarının belli bir bölümünün kullanılan iç işe alım süreçleri tarafından belirlenebileceğini gösteriyor. Aynı dışardan işe alımlarda olduğu gibi aday havuzunu geliştirmenin işe alım performansı üzerinde olumlu etkileri olduğunu söylemek mümkün.

Bu yazı ile beraber bir önceki yazım Apollo 11’de belirttiğim yeni projelerimden birini hayata geçirmiş bulunuyorum. Bundan böyle her ay İK dünyasına yön veren akademik dergilerden güncel bir makaleyi özet olarak sizlerle paylaşacağım.

Yeni bir yazıda görüşmek üzere.