Bu yazıda, 29 Kasım Cuma günü 7 tepeli İstanbul’da 7.’sine katıldığım People Make The Brand’e dair izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Organizasyonun bu seneki odağı ‘Psikolojik Sermaye’ idi.
Kayıt esnasında verilen çanta daha ilk andan nasıl bir gün yaşayacağımızın işaretiydi. Puduhepa’nın sohbet kartları, Harvard Business Review Türkiye’nin Universum 2019 araştırmasının sonuçlarının yayınlandığı Eylül sayısı, Bavul dergisinin Kasım 2019 sayısı, Kaynak dergisinin ‘Psikolojik Sermaye’yi gündeme aldığı Temmuz-Eylül 2019 sayısı, Evrim Kuran’ın yeni kitabı ‘Z Bir Kuşağı Anlamak’, Acar Baltaş’ın ‘Bir Yolculuk Olarak Liderlik’ kitabı, Özgür Bolat’ın 145. baskısını yapan ‘Beni Ödülle Cezalandırma’ kitabı ve Bavul dergisinin yayın yönetmeni Önder Abay’ın ‘Bırak Sokaklar Anlatsın Sizi’ kitabı çanta içinden çıkan ve bir hazine kadar değerli hediyelerdi.
Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan ile başladı gün ve kendisinin konuşma aralarında verdiği bilgilerle devam etti. Turan, bir tarafını düzeltirken diğer tarafını bozduğumuz, gerçek kimliklerimizle sanal kimliklerimizin birbirine girdiği belirsizlik dünyasında bilişsel esnekliğe vurgu yaptı.
Ardından People Make The Brand’in yaratıcısı Evrim Kuran aldı sahneyi. Umudu ayakları yere sağlam basan gerçekçi bir kavram olarak tanımlayıp, kendi işinin lideri olan çalışanlar geliştirmek için özyeterliliğin öneminden bahsetti. Yılmazlığın (resilience) en çok liderler için gerekli olduğunu belirten Evrim Kuran dünü hoş gören, bugünü takdir eden ve yarın için fırsatlar arayan bir iyimserlikle, insanın yedi kere düşse de sekizincide tekrar ayağa kalkacak gücü bulabileceğinden bahsetti.
İlk oturumun son konuşmacısı Özgür Bolat, bir insanı hem mutlu hem başarılı yapan şey nedir sorusu ile başlayarak mutluluk odaklı başarı ile başarı odaklı mutluluk arasındaki farkı katılımcılarla paylaştı. Mutsuzluğun bir krize dönüşmesini engellemek için psikolojik sermayenin duygusal sermaye ile beslenmesi gerektiğine değindi.
Universum’dan Claudia Tattanelli, verdiği istatistiklerle Türkiye’de genç yeteneklerin iş hayatından beklentilerini bizlerle paylaştı. Profesyonel gelişim ve eğitim fırsatları genç yeteneklerin en önemli gündem maddesi. 2016’an 2019’a gelirken uluslararası bir kariyer imkanına sahip olma, girişimci ve yaratıcı olma fırsatları, liderlik pozisyonlarında yer alma gençlerin kariyer hedefleri arasındaki önemini korurken; iş güvencesine sahip olma ve fonksiyonel uzmanlık edinmenin öneminin arttığını, iş-yaşam dengesi ihtiyacının ise öneminin azaldığını gördük. Her ne kadar konuşmada üzerinde durulmasa da 2016’da %13 seviyesinde bir öneme sahipken 2019’da %21’e çıkan entelektüel olarak zorlayıcı iş beklentileri, bence geleceğe dönük iş tasarımlarında üzerinde durulması gereken önemli bir konu.
Diğer konuşmacılardan KFC Türkiye Genel Müdür Tunç Tunaveli bir gecede artan patates fiyatı ile yaşanabilecek krizlerde; Dr.Elif Keser farklı coğrafyalarda ve farklı kültürlerde ayakta kalabilmek, mesleğinize sahip çıkabilmek için verilecek mücadelelerde; StepStone’un Veri ve Öngörü’den Sorumlu Yöneticisi ve aynı zamanda Kariyer.net’in eski Genel Müdürü Yusuf Azoz ise farklı kariyer yollarında karar verirken ihtiyaç duyulacak değerlendirmelerde psikolojik sermayenin bileşenlerinin nasıl fayda sağladığına dair deneyimlerini bizlerle paylaştı.
Filli Boya’nın eski patronu Gözde Akpınar, sahnede Evrim Kuran ile yaptığı sohbette markasını nasıl pazar lideri konumuna yükselttiğini, bunu yaparken de Türkiye’de gündem yaratan toplumsal konularına değinirken arka planda yaşadığı hissiyatı bizlerle paylaştı.
Bir Dilek Yetmez, Umut da Gerek diyerek yola çıkan, yıkık dökük bir köy okulundan onlarca mutlu yüz yaratan bir hikayenin kahramanı olan öğretmen Dilek Livaneli, coşkulu sunumu ile yaşadıklarını bizlere aktardı. Birçok uluslararası ödülün sahibi olan Dilek öğretmen, psikolojik sermayenin her bir unsurunun insanı ve toplumu nerelere götürebileceğinin canlı bir örneği idi.
Sokak araştırmacısı Önder Abay, öteki gençliğin gündemini çarpıcı örneklerle gözler önüne serdi.
Puduhepa ve Kız Kardeşleri’nin yaratıcısı Renan Tan Tavukçuoğlu, bu toprağın kız çocuklarının yine bu toprağın değerlerinden, Anadolu topraklarından çıkmış kadınların başarı hikayelerinden ilham alarak, güçlerinin farkına vararak, kendilerine güvenerek büyümeleri için başlattıkları projeyi bizlere anlattı.
Son konuşmacı ise Prof.Dr.Acar Baltaş’tı. Acar Hoca ‘Hayata Hakkını Vermek’ başlıklı konuşmasında ilk olarak hayata karşı tutumun problemlerin fırsata dönüşmesinde belirleyici olduğunu tüm salonu da tartışmaya dahil ederek aktardı. İyimserliğin bir plan olduğu zaman, umudun geleceğe dönük bir strateji varsa anlamlı olduğunu belirtti. Hayatı biraz mutluluk, biraz mutsuzluk olarak tanımlayan Acar Hoca, dünyada en iyi olmanın değil dünya için iyi biri olmanın gerekliliğinden bahsederek konuşmasını tamamladı.
People Make The Brand, günün sonunda hem aklımızda hem de heybemizde birçok kazanımla tamamladığımız etkileyici bir etkinlikti.
Nazım Bey, yazı diliniz çok iyi. Paylaşımınız için teşekkürler.
BeğenBeğen
Nazmi Bey.(ismi düzeltmek istedim, kusura bakmayın)
BeğenBeğen