Bugün yeni teknolojilerle ilgili internette arama yaptığımızda hayatımızı kökten değiştirecek uygulamalarla birlikte, kısa bir süre içinde yok olması beklenen meslekleri, yetenekleri ve yetkinlikleri de mutlaka arama sonuçlarının arasında görüyorsunuz. Benzer bir şekilde ben de Endüstri 4.0 yazılarımdan birinde (yazıya ulaşmak için tıklayınız) bu konuya değinmiştim. Peki yetkinliklerinizin yok olmasının önüne geçebilmek mümkün mü yoksa yazılanlar kaçınılmaz bir son mu?

Biliyoruz ki teknolojinin ilerlemesi bilimin ilerlemesine bağlı. O zaman biz de bu soruya bilimsel bir şekilde cevap arayalım.

Termodinamik en temel bilimsel araştırma alanlarından biridir. Ve termodinamiğin ikinci yasası daha önce de mutlaka duymuş olduğunuzu düşündüğün entropidir. Entropi evrende kendi haline, doğal şartlara bırakılan tüm sistemlerin zamanla doğru orantılı olarak düzensizliğe, dağınıklığa ve bozulmaya doğru gideceğini söyler. Diğer bir deyişle entropi yasası her şeyin yıprandığını söyleyen yasadır. Canlılar yaşlanır ve ölür, otomobiller paslanır ve evrendeki düzensizlik artar. Sistemlerdeki düzensizlik arttıkça, entropi de artar. Entropinin azalmasının tek yolu ise sistemlerin açık olması ve çevresi ile etkileşime geçmesidir.

Gelin şimdi bu kanunu kariyerimize uygulayalım. Zaman geçtikçe (bilim ilerledikçe) işlerimizi yapabilmek için bugün sahip olduğumuz yetkinlikler eskimeye başlayacaktır (yetkinlik sistemimizdeki entropi artacaktır). Eğer ki kendimizi izole eder ve çevreye kapatırsak bu durum tamamen işe yaramayan bir yetkinlik sistemine sahip olmamıza neden olacaktır (maksimum entropi). Bu da en başta sorduğum soruya kaçınılmaz bir son cevabı vermemize neden oluyor.

Peki kaçınılmaz bir son yerine yetkinliklerinizin yok olmasının önüne geçebilmek için ne yapmalıyız? Cevap yetkinlik sistemimizdeki entropiyi azaltmak yani çevreyle etkileşim içinde olmak.

Çevreyle etkileşim içinde olmak dediğimizde ilk akla gelen şüphesiz networking. Teknoloji ile hemen hemen herkes tüketici sıfatıyla yakından ilgileniyor. Ancak yapmamız gereken asıl iş üretici sıfatıyla teknoloji ile ilgilenenleri bulmak ve bu işin nereye varacağını anlamaya çalışmak. Çok klasik bir örnek verecek olursak yıllar önce 10 parmak daktilo yazan biri bilgisayar denilen bir cihazın icat edileceğini birilerinden duysa ve MS Word benzeri kelime işlemcilere geçileceğini bilse yetkinlik sisteminin eskimemesi için ilk adımı atacaktı.

Tabi ki bilmek yetmez yapmak gerekir. Artık açıkça biliyoruz ki robotlar, 3 boyutlu yazıcılar bizleri faydasız hale getirmeye çalışıyor. O zaman yapmamız gereken bu cihazları öğrenmek. Bugün insanlara bilgisayarda kodlamayı öğreten onlarca gönüllü oluşum ya da 3 boyutlu yazıcı teknolojisini tanıtmayı amaçlayan maker atölyeleri var. Bu atölyelere katılmak ve dünyanın nereye doğru gittiğini öğrenmek zorundayız.

O zaman gelelim asıl önemli sorumuza: İK’cıların yetkinliklerinde negatif entropi yaratması için ne gerekiyor? Cevabımı kesinleştirdiğimde sizlerle paylaşacağıma emin olabilirsiniz.