‘Güçlü ürün/hizmet markaları nasıl müşteriler üzerinde bağlılık yaratıyorsa, güçlü işveren markaları da çalışanların işletmeye olan duygusal bağlılıklarını, adanmışlık düzeylerini güçlendiriyor. Bu da doğal olarak müşteri memnuniyetini artırarak işletmenin rekabetçi konumunu güçlendiriyor.’
Prof.Dr.Türker BAŞ’ın İşveren Markası kitabında yer alan bu cümleyi okuduğumda sayfaya şu notu düşmüştüm:
‘İK perspektifi ile bakıldığında bu kaçınılmaz bir doğal sonuç olarak anlaşılıyor ama bunu analitik olarak herhangi bir itiraza yer bırakmadan nasıl kanıtlayacağız?’
Merak edenler için işte kanıt niteliğinde bir analiz.
Universum tarafından her yıl birçok ülkede düzenlenen ideal işverenler araştırmasının 2016 yılı Türkiye sonuçları açıklandı. Sonuçlara ilişkin istatistikleri ve Evrim KURAN’ın geçen sene olduğu gibi bu sene de sonuçları yorumladığı yazısını Harvard Business Review Türkiye’nin Eylül 2016 sayısında okuyabilirsiniz.
Çalışmanın ilginç sonuçlarından birisi İktisadi İdari Bilimler öğrencilerinin en çok çalışmak istedikleri sektöre ilişkin tercihlerindeki değişiklik. Unilever ve Procter&Gamble gibi çokuluslu şirketlerin yer aldığı hızlı tüketim sektörünün söz konusu öğrencilerin en çok çalışmak istedikleri sektör pastasından aldıkları pay bu sene düşüş trendine devam ederek %4 olarak gerçekleşmiş.
HBR Türkiye’nin Eylül.2016 sayısında yayınlanan sonuçlara göre, hızlı tüketim sektörünün özellikle işletme öğrencileri içinde en popüler olan firması Procter&Gamble, ideal işverenler sıralamasında geçen seneye göre 3 sıra daha gerileyerek 25. sıraya düşmüş durumda. Bu düşüş 2014 yılından bu yana da devam ediyor.
Gelelim bu süreçte P&G içinde neler olup bittiğine. Jennifer Reingold tarafından Fortune dergisinin Eylül 2016 sayısında kaleme alınan yazıda verilen bilgilere göre, son 17 mali çeyreğin 14’ünde P&G ürünlerinin yarısından fazlası pazar payını kaybediyor. Şirketin hisselerinde önemli bir değerleme gözlenmedi. 24 Mayıs 2013’ten bu yana S&P 500 endeksi %27, S&P 500 Tüketici Ürünleri endeksi %27.3 getiri sağlarken P&G %3.4’te kaldı. Marka ve yetenek yönetimi alanında çığır açan şirket, son 10 yılda milyar dolarlık getiri sağlayacak ölçekte yeni bir marka yaratamazken bir çok yetenek de şirketten ayrılmaya başladı.
Bu olumsuz sonuçları tümüyle şirketin işveren marka imajındaki gerilemeye bağlamak doğru olmasa da geçmişte yetenek pazarının en iyilerini kazanmayı bilen P&G’nin yetenek pazarında kaybettiği pazar payının iş sonuçlarına olan yansımasını göz ardı etmek de mümkün değil.
Küçük bir not: Universum’un 2016 sonuçlarına göre İktisadi İdari Bilimler öğrencilerinin en çok çalışmak istedikleri departman ise İnsan Kaynakları 🙂