Yeniden Doğmak

yazi_98_1İnsan Kaynakları Yönetimi de zaman içinde diğer tüm yönetim sistemlerine benzer bir evrim geçirdi. Öncelikle ölçülebilir sonuçlar ile başladık ve uzunca bir süre bu sonuçlar üzerine kafa yorduk. Sonrasında bu sonuçların sadece buzdağının görünen kısmı olduğuna karar vererek daha derine inmeye niyetlendik. Burada karşımıza ilk çıkan ise istenen ölçülebilir sonuçları doğuran davranışlar oldu. Kişilerin davranışlarını değiştirmeye çalıştığımız uzun bir dönemden sonra bu davranışlara neden olan ve daha derinde yatan bir şeyler olabileceğini düşündük. Yolumuz bu sefer değerlerle kesişti. Değerlerle beraber inançlarımız, varsayımlarımız ve zihinsel modellerimiz hayatımıza girdi.

Değer kavramı her ne kadar biz İK’cılar için görece yeni sayılan bir kavram olsa da, daha önce iki farklı yazımda da belirttiğim üzere, bir medeniyetin kendini bulmasında, köklerine kavuşmasında ve yeniden doğmasında etkisini kanıtlamış bir kavramdır. Bugün bir kez daha o muhteşem döneme, Rönesans’a gideceğiz. Değerlerin bir toplumun nasıl yeniden doğuşuna rehberlik ettiğini göreceğiz.

Yıl 1469. Floransa Ticaret Mahkemesi. Hem şehrin ekonomik hayatındaki yeri hem de fiziki varlığını devam ettirdiği sarayın merkeziliği ve görünürlüğü mahkemenin önemine önem katmaktadır. Mahkeme, yargıçların oturduğu yerin hemen arkasındaki duvarları süsleyecek ve adaletin karakteristiğini yansıtacak yedi erdemin resmedilmesine karar verir. Resimlerden ilki Pollaiuolo’ya sipariş edilir. Sonrasında ise 9 ay içinde tamamlanmak üzere 6 resim daha istenir. Toplamda yedi resim hazırlanacaktır. Bunlardan dördü dünyevi erdemleri, üçü ise Hristiyanlığı temsil eden erdemlerdir. İnanç, ümit ve hayırseverlik Hristiyanlığı temsil eden erdemler olarak Pollaiuolo tarafından hazırlanır. Dünyevi erdemlerden itidal, sağduyu ve adalet de aynı ressam tarafından tamamlanır. Ancak vakit dolmaktadır ve resimlerin yetişmesi için son dünyevi erdem olan metanet Botticelli’ye sipariş edilir. 7 resimde de erdemler aynı kadın figürü üzerinden resmedilse de Botticelli Ağustos 1470’de tamamladığı bu eser ile ustalığını ve farkını ortaya koymuştur. O artık büyük bir ressamdır ve ünlü Medici ailesinin himayesindedir.

Rönesans yeniden doğuştur. Toprağın en derinindeki köklerden, buzdağının en altındaki su zerresinden, insanlığın kalan son iyi niyet kırıntısından beslenen bir doğuş. Doğru davranışlara yol gösterecek değerleri sanat ile bütünleştiren ve mahkemede kanunları yeterli görmeyerek resimlerle pekiştiren bir öğrenme ve gelişim dönemi.

Bugün, bazen yeniden doğmaya, bazen nereden geldiğimizi hatırlamaya, bazen de doğruları bulmaya ihtiyaç duyuyoruz. İhtiyacımız ne olursa olsun davranışlarımızın temelinde yatan tutumları anlamada değerlerimiz bize yol gösteriyor. Aynı 6 asır önce bir milletin yeniden doğuşuna yol gösterdiği gibi.

Bu yazı Genel içinde yayınlandı ve , , , , , olarak etiketlendi. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

1 Responses to Yeniden Doğmak

Yorum bırakın